14 Ekim 2009 Çarşamba

Bilirim Seversin Sen Seni Seveni...


Bilirim. her gün…

doğmadan kızıllığına yazar adını..

Bilirim her martı dokunmadan denize

Kendi dilince tekrarlar duanı..

Ve her gül açmadan kollarını

Bu dünyaya

Senin kokunu bular yüreğine..

Bilirim düşmez güneş

Toprağın hiçbir zerresine…

Hatırlamadan seni…

Bilirim seversin sen seni seveni….

 Ey beni en çok sevenin en sevdiği

Ey gönlümdeki sevgiye bengisuyunu, okyanus diyarından yudum yudum damlatan…

Kar suları yıkarken ruhumu, ılık bir yağmur damlasının sevdasında, 

yürek atışlarıma merhamet denizinden katreler düşüren…

Ey kalbimin en derin toprağına, avuçlarımda biriktirdiğim dualarıma kattığım, 

kirpiklerimin ıslaklığı ile bezediğim, nazenin çiçeğimin adı…

Sonra, yalnız karanlıklarımın donduran soğukluğunda , yapraklarının gölgesinde bakışlarımı ısıttığım …

Adıyla,en tenha zamanların karmaşasında, içimin dalları kıran fırtınalarını durulttuğum…

Her uyanışımda sabaha, gurubun kızıllığına taze açmış yaseminler aklığında ismini yüreğimle yazdığım…

Ey adıyla, serin rüzgarlarında bedenimi üşüten eylülü, nisanın yeni açmış badem ağaçlarına döndüren… 

içimin dermansız bildiğim dertlerine, sonsuz bir iyileşmeyle deva olan…

Ey seher vakitlerinde soğuk gül yapraklarına ılık dokunuşlarla konan, şebnemlerin nazlı terennümü…

Bütün kar taneleri erguvan dalında çiçek oluyor kökünü ruhuma salan…


adının gölgesine sığınınca günahlardan bizar olmuş yüreğim…

Sana gönderdiğim selamların kabul olma umudunun heyecanıyla, 

dağbaşlarımı kuşatan bencillik dumanlarının arasında, sevmeye dair al laleler açtıran…

İçimde dünyalık nefesler adına r büyüttüğüm bütün mavi kuşları salıyorum semaya… 

uğruna, kendi içimde kendimi tutsak ettiğim her anın zincirlerini koparıyorum zihnimden… 

teselliyi sana yolladığım selamın kabul edilmesi umudunda buluyorum… 

bilir misin Ya Resulullah? Her yıkılışında içimin kaleleri, kalbimin kırıklarını bu umutla sarıyorum… 

yüzüme kapanan kapıların dibinde gözyaşımdan bir ırmakta boğulurken, 

bana uzanan elin sıcaklığı bu umuttan… bütün alınmışlıklarımın, tek başına bırakılmışlarımın, 

darmadağın oluşlarımın sessizliğine düşen tatlı bir terennüm oluyor bu umut… 

içimin burukluğunda, merhametsizlik dağlarken yüreğimin her bir zerresini, 

sabah ezanlarına kadar kapanmayan gözlerimin aminlerine dost ediyorum bu umudun varlığını…

Ey bütün çiçeklerin naif susuşlarının ardında, hiç durmadan söylenip duran sevda ikliminin şanlı adı…

Aynı zaman diliminde atsaydı kalplerimiz seninle… 


Yüreğimiz hissetseydi seni bir kere görmüş olmanın bahtiyarlığını… 

oysa şimdi hercai sevgilerde kanıyor ümitlerimiz… 

Varsa zihnimin kirli dumanları arasında ,dünyaya bel bağlamış iniltili hayatımın ortasında,

hala sevmeye dair kımıldayan bir tomurcuk sana olan özlemimin sıcaklığındandır…

Ya Resulullah bu özlemimizin sınırsızlığına bakıp dua eder misin yüreklerimize? 

secdenin izi alınlarımızdan, amin deyişler gece uyanışlarımızdan ve sana olan sevgi solmayan yediverenler gibi 

hiç silinmesin gönüllerimizden…

Ey beni en çok sevenin en sevdiği…

Bir lale vakti… bir bahar gecesi… 

dudaklarımda sana selamlarla göz kapayışlarım var geceye… 

herşeye rağmen sevilme umuduyla bükülüyor boynum… 

sevginin sonsuzluğuna açılıyor avuçlarımda ruhum…

Ey Rabbim,

en sevdiğinin sevgisini artır ki kalbimde…

senin yanına sevdiğinin sevgisiyle dolu bir yürekle varabileyim son nefesimde…

alıntıdır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder